Hem civârımızda, hem İslâm âleminin muhtelif bölgelerinde nice mâtemler var. Nice aç, bîçâre, mazlum, sahipsiz, kimsesiz müslümanlar var. Cenâb-ı Hakkʼın rızâsına, hoşnutluğuna, rahmetine ve yakınlığına tâlip isek kendimize sormalıyız:
“‒Gönlümüz, müʼmin kardeşlerimizin derdiyle ne kadar dertleniyor? Bize emanet olarak verilen imkânlarımızdan nefsimize ne kadar; muhtaçlara, yoksullara, mahrumlara ne kadar sarf ediyoruz?..”