Kişinin ibadetlerinde, muâmelâtında, ahlâkında ve hayat nizâmında Allah ve Rasûlü’nün emirlerine riâyet hassâsiyeti yoksa, o kişinin mânevî bir terakkî beklemesi boşunadır. Bu hususta Hazret-i Ömer -radıyallâhu anh-’ın verdiği şu ölçüleri hiçbir zaman hatırdan çıkarmamak îcâb eder:
“Bir kimsenin kıldığı namaza, tuttuğu oruca bakmayınız;
–Konuştuğunda doğru söylüyor mu?
–Kendisine bir şey emânet edildiğinde, emânete riâyet ediyor mu?
–Dünya ile meşgul olurken helâl-haram hassâsiyetini gözetiyor mu? İşte bunlara bakınız.”