Îmânın ilk meyvesi merhamettir. Müʼmin, din kardeşini kendine zimmetli bilen, fedakâr ve diğergâm insandır. Şu hâdise, müslümanın nasıl bir gönül kıvamı taşıması gerektiğini ne güzel hulâsa etmektedir:
Mısır’da şiddetli kıtlığın hüküm sürdüğü günlerde, Yusuf -aleyhisselâm-’a şöyle sordular:
“–Sen, devletin hazinelerine hükmeden bir idarecisin. Neden kendini aç bırakıyorsun?”
O ise şu ibretli cevâbı verdi:
“–Karnım tok olursa, açların hâlini anlayamam diye korkuyorum!”
Mevlânâ Hazretleri de şöyle buyuruyor:
“Şems -kuddise sirruh- bana bir şey öğretti;
«Dünyada üşüyen biri varsa, sen de ısınma hakkına sahip değilsin!» dedi. Ben de biliyorum ki yeryüzünde üşüyenler var, ben artık ısınamıyorum!..”