Kurʼân-ı Kerîm’den lâyıkıyla istifâde edebilmek için, onu okurken kalbin temiz ve âgâh/uyanık olması şarttır. Zira Kur’ân, asıl kalple okunur. Gözün vazifesi, kalbe bir nevî gözlük olmaktır.
Nitekim Kurʼân âyetlerini Hazret-i Ebû Bekir -radıyallâhu anh- da dinledi, Ebû Cehil de. Fakat her ikisi de Kurʼân aynasında kendi kalp âleminin akislerini seyretti. Hazret-i Ebû Bekir -radıyallâhu anh- Allâhʼın Kelâmıʼna hayran kaldı; Ebû Cehil ise kendi kalbinin katranını seyrettiği için, azılı bir İslâm düşmanı kesildi.
Mevlânâ Hazretleri’nin şu ifadesi ne kadar mânidardır:
“Senin dünyaya bakan penceren kirli ise, benim çiçeklerim sana çamur görünür!..”