14 Şubat 2020

Kuru bilgi, isterse fıkıh bilgisi olsun, yine de faydasızdır. Çünkü fıkıh da ancak gönüldeki takvâ ile yoğrulduğu ve piştiği nisbette kıymet kazanır. Bu sebeple Hazret-i Mevlânâ sadece zâhirî ilimlerin zirvesindeki hâlini “hamdım” tâbiriyle ifade eder. Mânen tekâmül edip takvâ ile yoğrularak muhabbet ateşinde kıvama gelmesini “piştim” ifadesiyle anlatır. İlâhî aşk ile kavrulma safhasını da “yandım” diye hulâsa eder.

İşte gerçek ilim, insanı “mârifetullah” kapısından Allâh’a ulaştıran ilimdir.