13 Mayıs 2019

Sultan 3. Mustafa bir Ramazan akşamı Şeyhülislâm Mehmed Emin Efendiʼnin konağına iftara gider. Konuşma esnâsında:

“–Efendi, arada bir size gelmek isterim ama konağınız pek uzak yerde.” der.

Mehmed Emin Efendi de:

“–Sâyenizde, size yakın yerlerde bir ev tedârik etmem mümkündür. Lâkin gördüğünüz şu civardaki hânelerin hiçbirinde mutfak yoktur.” karşılığını verir.

Bu söz Pâdişâh’ın tuhafına gider:

“–Ne acâyip şey, bu evlerde yemek pişirmezler mi?” diye sorunca Şeyhülislâm Efendi:

“–Cümlesinin sabah ve akşam yemekleri fakirhâneden gider. Onun için buradan ayrılmak istemem.” cevâbını verir. (Süheyl Ünver, Bir Ramazan Binbir İstanbul, s. 64)

Bilhassa Ramazân-ı Şerîfʼte, gariplere ve fukarâya karşı mesʼûliyet­lerimiz hususunda, ecdâdımızın bu ve benzeri hâtıraları bizlere yeni ufuklar açmalıdır…