Müʼminlerin hiçbir dünyevî menfaat beklemeksizin din kardeşlerini sevmesi, onların iyi günlerindeki mutluluğu kadar, zor zamanlarındaki kederini de paylaşmaya gönüllü olması, yani din kardeşliğini yaşaması, Allah katında çok kıymetli bir amel-i sâlihtir.
Nitekim bir hadîs-i şerîfte buyrulduğu üzere, hiçbir gölgenin bulunmadığı bir günde Arş-ı Âlâʼnın gölgesinde gölgelenecek yedi sınıf müʼminden biri de birbirini Allah için seven, buluşmaları ve ayrılmaları bu muhabbetle gerçekleşen müʼminler olacaktır. (Bkz, Buhârî, Ezân, 36)