09 Ağustos 2022

Âmâ sahâbî Abdullah İbn-i Ümmü Mektûm -radıyallâhu anh-; mâzereti sebebiyle seferden muaf olmasına rağmen, tebliğ ve cihad fazîletinden mahrum kalmak istememişti. Kadisiye Harbine katılmak için müracaat etti. Gözleri görmez hâliyle nasıl hizmet edeceğini soranlara ise, şu güzel cevabı verdi:

“–Benim bu hâlimle de size büyük bir faydam dokunabilir. Çünkü ben âmâ olduğum için, düşman kılıçlarını göremem; bu yüzden de cesaretim kırılmadan en önde sancağı taşırım. Benim korkusuzca düşman üstüne yürüdüğümü gören müslümanların da cesaret, kahramanlık ve heyecanı artar.”

Bir rivâyete göre; Hazret-i Abdullah, iştirâk ettiği bu harpte şehîd olmuştur.

İşte gerçek bir müʼmin de, şartların menfîliğinden şikâyet edip pasif kalmak yerine, her ahvâlde Allah rızâsı için gayret ve fedakârlık vesîlelerinin arayışı içinde olmalıdır.