01 Mart 2021

Kabrin ve Cehennem’in azâbına tahammül edebilmek mümkün değildir. Nitekim Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz sık sık:

اَللّٰهُمَّ إِنِّي أَعُوذُ بِكَ مِنْ عَذَابِ الْقَبْرِ وَمِنْ عَذَابِ النَّارِ

“Allâh’ım! Kabir azâbından ve Cehennem azâbından Sana sığınırım…” niyâzıyla Cenâb-ı Hakk’a ilticâ etmiştir. (Bkz. Buhârî, Cenâiz, 88; Müslim, Mesâcid, 128-134)

Dolayısıyla ilâhî gazabı celbeden her türlü çirkin vasıftan, nefsânî ve şeytânî arzulardan, haramlardan, kerahatlerden, gaflet ve isyandan âdeta ateşten sakınır gibi uzak durup Cenâb-ı Hakk’ın rahmetine sığınmak elzemdir.