Dünya dershânesine gelenlerin dersi; “لِيَعْبُدُونِ : Cenâb-ı Hakk’a kulluk”tur. (Bkz. ez-Zâriyât, 56)
Tefsirî ifadesiyle; “لِيَعْرِفُونِ : Cenâb-ı Hakk’ı kalpte tanıyabilmek”tir. (İbn-i Kesîr, IV, 255)
Ancak bu kulluğun ve “mârifetullâh”ın hakkıyla edâ edilebilmesi için; şerîatin kemâle erdirilmesi, yani İslâm’ın, hayatın her safhasına intikal ettirilmesi, feyizle tatbik edilmesi zarûrîdir. “Müslümanım!” demek kâfî değildir. Nitekim Kur’ân-ı Kerim’de 258 yerde muhtelif kalıplarda bize dâimâ “takvâ” telkin buyurulmaktadır.