10 Şubat 2016

Nefsinin esiri olmuş gâfil bir insan, fânîliği kabullenmek istemez, fânîliğe isyan hâlinde olur. Bu sebeple ölüm hakîkatinden kaçar. Yaratılmış bütün varlıklarda mevcut olan fânîlik mührünü okumaktan kaçınır. Hâlbuki ölüm, ebediyet âlemine geçişin kapısıdır. O kapıda yaşanan; sonsuzluğa doğuştur. İnsanın bu gaflet ve kaçışına karşı iki nasihatçi vardır ki, biri sözlerin en güzeliyle gönüllere seslenirken, diğeri sessiz kelimelerle, sükûtun en fasih lisânıyla nasihatte bulunur. Biri Kurʼân-ı Kerîm, diğeri ise ölümdür. Mezar taşlarının sessiz feryâdı, bu hâlin en büyük şâhididir.