09 Haziran 2014 Pazartesi

Bugünkü insanlığın dünyada biraz daha rahat ve uzun yaşayabilme arzu ve endişesine mukâbil, sahâbe neslinin en büyük arzusu; vicdan huzûruyla ve selîm bir kalp ile âhirete intikâl edebilmekti.

Bir gün İbn-i Mes’ûd -radıyallâhu anh- tâbiînden dostlarına dedi ki:

“–Sizler Rasûlullâh’ın ashâbından daha çok oruç tutuyor, namaz kılıyor ve sâlih amellere gayret ediyorsunuz. Ancak onlar sizden daha hayırlıydı.” Onlar:

“–Bu nasıl olur?” diye sorduklarında:

“–Onlar dünyaya karşı sizden çok daha zâhid, âhirete de sizden daha çok rağbetli idiler.” buyurdu. (Hâkim, Müstedrek, 4/135)