Tasavvuf, bilhassa rızâya ermektir. Şikâyeti unutma sanatıdır. Hayatın med-cezirlerine takılmamak, vesveselere kapılmamak ve değişen şartlar altında Allâh’ın takdirinden râzı olabilmek sanatıdır.
Bugün hâle rızâ çok ehemmiyet arz etmektedir. Çünkü devrimizde, maalesef egoizm ve dünyevîleşme, insanı daima “arz-ı endâm”a sevk ediyor. Maddî servet, şöhret ve şehvetlere meylettiriyor. Kişi, o meylettiği hususların kendisinin aleyhine olabileceğini düşünmüyor.
Hâlbuki bir mü’min için hedef; zengin olmak, makam-mevkî sahibi olmak değil, sâlih, sâdık ve güzel bir kul olmaktır.