06 Aralık 2017

Asıl cehâlet, gaflete düşerek Cenâb-ı Hakk’ı bilmemektir. Bu cehâlet; O Kâinâtın Hâlıkı’nın lûtfuyla var olup yine O’nun nîmetleriyle perverde olduğu hâlde bütün bu nîmetleri bahşeden yüce kudreti tanımamak ve O’na karşı nankör olmaktır. İnsan, bir imtihan gereği olarak yapısında bulunan bu cehâleti, gerçek ilim ve irfân ile bertaraf etmedikçe ve “takvâ”dan nasip almadıkça, sonsuz âkıbetini, zâlim nefsin elinden kurtaramaz.